
Merzifon, M.Ö. VII. Yüzyılda kurulmuş eski bir yerleşim merkezidir. Bozok Türkleri tarafından kurulduğu kabul edilmektedir. M.Ö. 718 yılında kurulan Marsevinç kasabasının adı zamanla Mersuvan, Merzifon şeklini almıştır. Başka bir söylentiye göre de İranlı V. Mihridat tarafından M.Ö. 222 yılında inşa ettirilen Merzpont kalesinin adı zamanla Merzifon’ a dönüştürülmüştür. Merzpont, Farsça sınır, karargah anlamına gelmektedir. Bozok Türklerinden sonra yöre M.Ö. 533 yılında Perslerin, M.Ö. 334 yılında Büyük İskender’ in egemenliğine girmiştir. M.Ö. 29 yılında Roma İmparatorluğunun egemenliğine giren Merzifon İmparatorluğun ikiye ayrılmasından sonra Bizans İmparatorluğu toprağı oldu. 1071 yılındaki Malazgirt savaşından sonra Anadoluyu fetheden Türklerden İltekin Gazi tarafından Türk topraklarına katılan Merzifon, önce Danişmentlerce yönetilmiş, sonra II. Kılıçarslan zamanında 1174 yılında Anadolu Selçuklu devletinin egemenliğine girmiştir. Daha sonra İlhanlıların ve Eretnaoğullarının egemenliğinde kalan Merzifon, 1393-1396 yıllarında Yıldırım Beyazıt tarafından Osmanlı Devletinin topraklarına katılmıştır. Osmanlı döneminde Amasya’ nın gölgesinde kalan Merzifon, tarım ve ticaret hayatındaki canlılık sayesinde kültür merkezi olamasıyla tanınmıştır. Evliya Çelebibinin 1647 yılında Merzifon’ dan geçtiği o dönemde 44 mahalle ve 600 dükkanın olduğu pamuklu dokuma ve boya sanayiinin gelişmiş olduğu seyahatname adlı eserinde rastlanmaktadır. I. Dünya savaşından sonra Merzifon, 15 Mart 1919 tarihinde İngilizler tarafından işgal edildi. İşgal altındaki Merzifon’ da 16 Haziran 1919 tarihinde büyük bir miting düzenlenerek İzmir’ in işgali protesto edildi. O sırada Amasya’ da bulunan büyük önder Mustafa Kemal Paşa, mitingi bir telgrafla İstanbul’ da ki Harbiye Nezaretine bildirdi. Merzifon halkının bilinçli tepkileri sonucu İngilizler 27 Eylül 1919 tarihinde Merzifon’ u terk etmişlerdir.Atatürk,Söylev'inde Merzifon'la ilgili olarak şunları söylemekte:"1919 yılı Mayıs'ının 19.günü Samsun'a çıktım.Genel durum ve görünüş." "Merzifon'la Samsun'da İngiliz askerleri bulunuyor." > Atatürk Samsun'dan İstanbul'a çektiği şifreli telgrafta da : 9 Mart 1919'da yerel yönetimin haberi olmaksızın Samsun'a çıkan iki yüz ingiliz askerine ek olarak 17 Mayıs'da yüz ingiliz askeri ile bir kaç hayvan ve savaş gereçleri çıkarıldığını bildirmiştir. 9 Mart 1919'da infilizlerin Samsun'a çıkardıkları askerlerden bir bölüğünün Merzifon'a geleceği haberi kente yayıldı.Haberi duyan Ermeni ve Rumlar sevinç gösterileri yaptılar. 15 Mart 1919'da Solter adlı bir İngiliz subayının komutasındaki birliği,Ermeni ve Rumlar Bahçecik(Urumcuk,Rumcuk)köyü köprüsüne değin giderek törenle karşıladılar. İngilizler,hükümet konağının önündeki direkten Osmanlı Bayrağını indirerek yerine İngiliz Bayrağı çektiler.İngiliz Bayrağı çekilirken bir İngiliz askerini jandarma erlerimizden birini itmesi üzerine,sinirleri gergin olan halk galeyana geldi.Lise öğrencisi gençlerle İngiliz Askerleri arasında çatışma çıktı.Ertesi gün Merzifon halkı dahada çoşarak Hükümet Konağı önünde toplanıp protesto gösterisi yapmaya başladı.Bayraklarının zorla indirileceğini anlayan İngilizler,üzücü olaylara neden olmamak için halkın gözü önünde bayraklarını direkten indirip yerine Osmanlı Bayrağını çekmek zorunda kaldılar. İngilizler,ceza evinde bulunan ne kadar Ermeni,Rum tutuklu ve hükümlü varsa hepsini salıverdi. İşgalin ikinci günü,Rum ve Ermeni çeteleri köylerde soygun ve taşkınlıklara başladılar. Amerikan Kolejinde bulununan,yakın doğu dayanışma kurulundan,Keçil adındaki Amerikalı,itilaf Devletleri temsilciliğiymiş gibi davranarak ve yerel yönetime baskı yaparak gece,Hükümet Konağını açtırıp gaz lambası ışığında,nüfus memuunun başında bekleyip önceden Müslüman olarak adlarını değiştiren Ermenilerin kayıtlarını değiştirerek yerine eski adlarını yazdırdı. İngiliz işgal birliği Merzifon'da kaldığı süre içinde Kara Mustafa Paşa İlkokulunu karargah olarak kullandı.Bazılarıda Amerikan Kolejine yerleşti. İlk gelen İngiliz askerleri Hintli Müslüman'lardan oluşuyordu.Bunlardan Merzifon'da ölen bir askerin cenaze töreninde yerli halkın gösterdiği Dini ilgi ve katılım kuşku uyardırdığından çok geçmeden Müslüman Hintli askerler geri çekilerek yerlerine Müslüman olmayan Senegal askerleri getirildi. Sayıları binleri aşan Rum çeteciler,Çarşamba,Bafra ve Samsun'dan başlayarak Merzifon'a kadar uzanan bir alanda dağlara yayılmışlar ve özellikle Samsun-Havza arasındaki köylerde Müslüman halka karşı saldırılarını iyice artırmışlardı.Kent halkı ise birlik olup çetecilere ve İngiliz askerlerine karşı tavır aldı.Onların kent içindeki davranışlarını izleyip taşkınlık yapmalarını önledi. Mustafa Kemal'in incelemeler yapması için Havza'dan gönderdiği Dr.İbrahim Tali(Öngören)Bey,Kaymakam veliki Mirzaoğlu Ahmet Bey(Eymir),Topçu Komutanı Bnş.Pire Mehmet Bey,18.Piyada Alayı Komutanı olan Merzifon'lu Süreyya Bey ve Merzifon'un ileri gelenleri ile görüştü.İşgal güçlerine karşı nasıl davranılacağı,silah edinilmesi ve kurulacak"Ulusal Direniş"ile ilgili bilgiler verdi.Yaralı olduğu için Merzifon'da izinli bulunan Ahmet Süreyya Bey,halka önderlik ederek askeri kışladan kaçırılan silan ve cephaneyi kardeşi Hacı Raif Efendi'nin evine taşıtarak silahı olmayan halka dağıttı.Bu durumu anlayan İngilizler,halkın karşı koyacağından çekindikleri için genel bir arama yapmayı bile göze almadılar.Silahlanan Merzifon halkının morali daha da yükseldi. Her an çıkabilecek silahlı bir çatışmaya dayanamayacaklarını anlayan İngilizler,28 Eylül 1919 günü Merzifon'dan ayrılmak zorunda kaldılar. (Kaynak;A.Aziz Taşan) Vehbi Cem Aşkun,"Kurtulan Merzifon"adlı kitabında,işgalin kırılması için çaba gösteren,çalışan kişilerin adlarını şöyle sıralamıştır: Kaymakam Vekili,Topçu Komutanı Pire Mehmet Bey,Ahmet Süreyya Bey,Müftü Efendi,İttihat ve Terakki ileri gelenlerinden Himmetzade Ali Efendi,Çelebizade Abdullah Efendi,Avukat Sadık Bey,Numan Beyoğlu Numan(Özer),Salihbeyzade Hüseyin Efendi(İttihat ve Terakki Partisi Başkanı)Siryelizade Rıza Efendi,Belediye Başkanı Hacı Ömer Efendi(Acar)ve diğerleri.Mehmet Fevzi (Şarman)Bey,Vehbi Cem Aşkun'a yazdığı bir mektupta,kayınbiraderi Kurmay Albay Ömer Lütfü (Yasan)Bey'den aldığı telgraf üzerine 25 Mayıs 1919'da Mustafa Kemal'i Havza'da karşılamaya gittiğinde,yerel örgütlenme için Mustafa Kemal'in verdiği buyruklar üzerine Müftü Vehbi Efendi'nin başkanlığında,Belediye Başkanı Hacı Ömer,Mahami Kardeşlerden Avukat Sadık Bey,Ganizade Hacı Hafız,belediye Doktoru Hakkı ve Siryalı Rıza Efendi tarafından"Merzifon Müdafaa-i Hukuk Derneği"kurulduğunu yazmıştır.
2 yorum:
Merzifonu elini kolunu sallayarak alan ingilizlerin ve hic bir müdafa yapamayan ordunun İngilizlerin merzifonu işgali sonrası ermenileri ve yahudileri salıp türk komutanlarına emir vererek ermenileri öldürenlerin ve topal osman çetelerinin tektek öldürmelerini istemesi ve bir tabur işgal altındaki merzifon türk askerini göndermesi bu emri gerçekleştiren askerlerin bizim askerlerimiz oldugunu niye söylemiyorsunuz tarihi insanlara yanlış aktarmayın
Rumlar yazacagıma yahudi yazmışım düzeltiyom
Yorum Gönder